Cihan SOFUOĞLU
cihansofuoglu@oncekultur.com
Un, Şeker, Yağ ve helva yapamayan Astsubaylar
22/06/2016 Emekli olduktan sonra bile kendisinden bir yıl kıdemliye “abi” diyen, Aynı sosyal katmandan gelmiş, hepsi sıvasız evlerin çocukları, Aynı eğitim seviyesi, Mutlaka ama mutlaka bir becerisi olan, belli bir konuda eğitimli, Türk Silahlı Kuvvetlerinin teknik ve idari sorumluluğunu taşıyan, (sadece subaya “komuta” kalmış) Güncellenen eğitim standartlarıyla çağa uyumlu bir toplum! Yani yağ var, şeker var, un var! Bir türlü helva yapamıyor! Bunca beceriye, sorumluluğa, omzunda taşıdığı onurlu vatan savunması yüküne ragmen, ikinci sınıf insan muamelesi gören, hakettiği değer verilmeyen, ezilen, en basit insan haklarından mahrum edilmiş, gerek insan hakları evrensel beyannamesi, gerek anayasada belirtilen temel hak ve özgürlüklerden yoksun bırakılmış bir toplum! Ve paramparça! Ve biribiriyle kavgalı! Bireysel ilişkilerde birbiri ile uyum içindeyken, toplumsal uzlayışıyı her nedense bir türlü sağlayamıyorlar! Hatırı sayılır üyesi olan bir sivil toplum örgütü var, TEMAD! O çatı altında toplanıp, güçlerini birleştirip, yasal zeminlerde dimdik ve bir yumruk gibi birlikte mücadele etmeyi bir türlü beceremiyorlar. Oysa hiç kimsenin itiraz edemeyeceği ve herkesin bildiği sorunlar ortada! Yine hiç kimsenin itiraz edemeyeceği ilkeler belli! Kimse yıllarca canı-kanı pahasına koruduğu devletine karşı silah kuşanıp dağa çıkacak değil, adalet için, hukuk için, mücadele yöntemi belli. Hukuka uymayan kanunların değişmesi gerekiyor, bu şart! Bunun için iki yöntem var; iki yöntem birlikte uygulanmak zorunda, birincisi yaşanılan hukuksuzlukları her platformda, tek ses olarak sürekli anlatmak. Anlatırken yan yollara sapmadan, kırıp dökmeden, demokrasi ve insani değerleri hırpalamadan, asla kimseye hakaret etmeden! Ve İKİNCİSİ hukuki boyutta hak aramak! Kanunlar, hele egemenlerin işine yarayan kanunlar kolay kolay değişmez, değiştirilmez, direnç gösterir, uzun soluklu mücadele gerekir. 1960’lı yıllarda belediye otobüslerinde arka sıralarda oturmaları bile kanunla belirlenmiş siyahların, bir yürekli siyahi kadının başlattığı direnişle nasıl yıkıldığını, 50 yılda bir siyahı başkanlık koltuğuna taşıdığını görüp ibret almak gerekir. TEMAD Başkanları, toplumun bir kısmına karşı, kendisine şu veya bu şekilde karşı olanlara karşı küfürbaz tetikçiler beslemek yerine ortaya “temel prensipler” koyup, toplumu o “temel prensipler” etrafında birleştirmeye çalışmadıkça, bunu başaramadıkça… Un da olsa, Şeker de olsa, Yağ da olsa… Aç gezecekler, ama ASTSUBAYLAR asla helva yapamayacaklardır. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Mahkeme - 01/10/2018 |
Burası Türkiye’ydi ve bu durum şaşırtıcı değildi. |
İlahi Adalet - 05/08/2018 |
Uzun yıllardır tanırım, evli, dört çocuk babasıdır Salih. (adını değiştirdim, gerçek adı Salih değil) |
SÖZDE DİN ADAMLARINA - 23/07/2018 |
Gerçek din adamlarını tenzih ediyorum, İslam coğrafyasının içinde bulunduğu durumdan, siz, sözde din adamları sorumlusunuz. |
MEMLEKET GİBİYİM - 08/01/2018 |
Bir rulo tuvalet kâğıdı sehpada duruyor, burnum bakımsız cami tuvalet çeşmesi gibi akıyor, burnum sanki büyüyüp iki katı oldu, silmekten kızardı. |
SOSYAL MEDYA MAYMUNLUKLARI - 06/10/2017 |
Çağın hastalığı mı, yoksa çağın mucizesi mi? Kesin olan bir şey var, ikisinin arasında bir yerde değil! Ya hastalık, ya mucize! |
MUSUL, KERKÜK, KUZEY IRAK, DIŞ POLİTİKA - 19/09/2017 |
Dış politika sanattır, satrançtır. |
ÜLKEMDEKİ TERÖR ÖRGÜTLERİ - 04/09/2017 |
Terör Örgütü bol bir ülkeyiz… |
SİZDE TEKSAS TOMMİKS KİTAPLARI VAR MI? - 30/08/2017 |
Altmışını devirdikten sonra nereden çıktı diyeceksiniz biliyorum, dersiniz siz. Hayır, henüz ikinci çocukluk evresine ulaşamadım. |
İLK ŞAPLAK VE SONRASI - 15/08/2017 |
Ebenin popomuza vurduğu şaplakla başlayıp, imamın pamuk tıkaması arasında geçen süreyi yaşam olarak adlandırıyoruz. |
Devamı |