Cihan SOFUOĞLU
cihansofuoglu@oncekultur.com
İLK ŞAPLAK VE SONRASI
15/08/2017 Ebenin popomuza vurduğu şaplakla başlayıp, imamın pamuk tıkaması arasında geçen süreyi yaşam olarak adlandırıyoruz. Kısacası bu dünyaya ÇIPLAK olarak gelip, popomuza ilk şaplağı yedikten sonra popomuza tıkanan bir parça pamuktan başka bir şey götüremeyip çıplak gittiğimiz şu dünyada, “hep daha çok” için” hep daha fazla” için çabalayıp yaşamın kendisini ıskalıyoruz çoğumuz. Bir de açık haksızlıklar var… İşte haksızlıklarla mücadele etmek insani bir göreve dönüşüyor. Burada şaplak ve pamuk arası süreci bir başka şekilde değerlendirmek gerekiyor. Tarih boyunca, insanoğlu var olalı beri alltakiler-üsttekiler, köleler-efendiler, ezenler-ezilenler hep olagelmiş. Kimi zaman belli bir kesimdeki anadan doğanı asil, belli bir anadan doğanı köle kabul eden zihniyetten kaynaklanmış bu anlamsız ayrımcılık, Bazen insanlara huzur getirsin diye gönderilen kutsal kitapların, öğretilerin insanların elinde üstünlük kurma, kutsalları kendi çıkarına kullanma aracı haline getiren fırsatçılık, (şeyhler, şıhlar) Kimi zaman üretim araçlarını bir şekilde, miras yoluyla ya da başka bir şekilde eline geçirenin emeği ile geçinenler üzerinde kurduğu baskı, ya da sömürü düzeni şeklinde ortaya çıkmış. İnsanlık ne kadar gelişirse gelişsin, ne kadar değişimler yaşanırsa yaşasın, evrensel kanunlar, insan hakları beyannamesi yayınlansın sonuç değişmiyor. Aynı çelişkili sistem isim değiştirerek, şekil değiştirerek sürüyor, sürmeye de devam edecek. Köle SPARTAKÜS’ten bu yana mücadele sürüyor. BAZEN Martin Lüter KİNG, bazen MANDELA, bazen Leh WALESSA, bazen bir iş yerinde eli nasırlı, üzerinde grev önlüğü ile bakır tenli bir grev sözcüsü olarak çıkıyor karşımıza. Hiç değişmeyen temel unsur, ezilenin ezene karşı verdiği mücadele! Yani bir ezen, bir ezilen var ve ezilen insani bir refleksle karşı duruyor, karşı durmaya çalışıyor. 21'inci yüzyılın en garip çelişkilerinden biri de Türk Ordusunda yaşanıyor. Birbirini tamamlayan, ancak birlikte iken var ve güçlü olan iki unsur; garip, ilginç, anlaşılması güç bir durumu yaşıyor. Çeşitli isimler altında tarih boyunca karşımıza çıkan Efendi-Köle, Ağa-Maraba, İşveren-İşçi çelişkisi, bu kez Türk Ordusunda Subay-Astsubay adı altında boy gösteriyor. Subay sadece subay olduğu için hep avantajlı konumda, astsubay sırf astsubay olduğu için dezavantajlı. Adil paylaşım yok! Nimet subaya kepçeyle, külfet çay kaşığıyla… Külfet astsubaya kepçeyle, nimet çay kaşığıyla! Astsubaylar, ne yazık ki tarihten ders alıp, yasal sınırlar içinde, hukuk içinde muhatapları ile mücadele yerine birbirleri ile savaşıyorlar. Asker kişi olarak bilmeleri gerekir ki; kendi kendisi ile savaşan bir ordunun zafer kazandığını tarih yazmamıştır. O nedenledir ki; dünyanın en eski, bitmeyen, hep şekil değiştiren, hep var olan EFENDİ-KÖLE düzeni daha yıllar yılı devam edecek! Önlerinde bir seçim, TEMAD Genel Başkanlık seçimi var ve o seçim fırsata dönüşebilir. Eğer o seçimde bir MANDELA, bir LEH WALESSA, ya da bir Martin Lüter KİNG çıkarabilirlerse aralarından… Atatürk demeyi çok isterdim ama ne yazık ki hayal sınırlarını bile aşıyor. Sebepler değişmedikçe sonuçlar değişmez… Eski hamam eski tas olursa bu düzen de böylece sürer gider! |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Mahkeme - 01/10/2018 |
Burası Türkiye’ydi ve bu durum şaşırtıcı değildi. |
İlahi Adalet - 05/08/2018 |
Uzun yıllardır tanırım, evli, dört çocuk babasıdır Salih. (adını değiştirdim, gerçek adı Salih değil) |
SÖZDE DİN ADAMLARINA - 23/07/2018 |
Gerçek din adamlarını tenzih ediyorum, İslam coğrafyasının içinde bulunduğu durumdan, siz, sözde din adamları sorumlusunuz. |
MEMLEKET GİBİYİM - 08/01/2018 |
Bir rulo tuvalet kâğıdı sehpada duruyor, burnum bakımsız cami tuvalet çeşmesi gibi akıyor, burnum sanki büyüyüp iki katı oldu, silmekten kızardı. |
SOSYAL MEDYA MAYMUNLUKLARI - 06/10/2017 |
Çağın hastalığı mı, yoksa çağın mucizesi mi? Kesin olan bir şey var, ikisinin arasında bir yerde değil! Ya hastalık, ya mucize! |
MUSUL, KERKÜK, KUZEY IRAK, DIŞ POLİTİKA - 19/09/2017 |
Dış politika sanattır, satrançtır. |
ÜLKEMDEKİ TERÖR ÖRGÜTLERİ - 04/09/2017 |
Terör Örgütü bol bir ülkeyiz… |
SİZDE TEKSAS TOMMİKS KİTAPLARI VAR MI? - 30/08/2017 |
Altmışını devirdikten sonra nereden çıktı diyeceksiniz biliyorum, dersiniz siz. Hayır, henüz ikinci çocukluk evresine ulaşamadım. |
ARANIYOR ! - 30/05/2017 |
Mumla mı arasak? Projektör mü yaksak? Gözümüzü kapatıp mı arasak…? Olmayanı aradığımızı bilip aramaktan vaz mı geçsek? Ama Türkiye Cumhuriyetinin değişmesi dahi teklif edilemeyen ikinci maddesi çok açık! Ne diyor Anayasa? |
Devamı |