• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/index.php?stype=lo&lh=Ac8dWUoq1V36L4Hy
  • https://twitter.com/
Ö/K Facebook

Ö/K Twitter


Ö/K You Tube
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.439832.5698
Euro34.502534.6407
Saat
Takvim
GAZETE
Önce Kültür/Yazarlar
Gazeteler
Türkçe Müzik
Yabancı Müzik
Sinema
TV YAYINLARI
A24 Gayrimenkul

Tarih/Belgesel
İstanbul: Fatih Aldı, Vahdettin Kaybetti, Atatürk Kurtardı  


Bennett'in Mustafa Kemal'e Suikastle Görevlendirdiği İngiliz Ajanı Mustafa Sagir'in 1921'de Ankara'da Yakalanışı


Türk Devrimi'ne Karşı İngiliz Palavralarına Özgün Belge ve Bilgilerle Yanıtlar


II. Abdülhamid Dönemi'nin Bilinmeyenleri - 1. Bölüm


II. Abdülhamid Döneminin Bilinmeyenleri - 2. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökleri, 1. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökler-2


1945'ten Günümüze, Ulus-Devlet'e yönelik Etnik Bölücülüğe Meşruiyet Sağlayan İç ve Dış Odaklar


Küreselci Emperyalizmin Ulus Devlet Düşmanlığı, Etnik bölücülük ve Tek Dünya Devleti Düşleri


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-1


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-2


Atatürk'e ve Türk Tarih Tezine Kafatasçı Irkçılık Suçlaması Yapanlara Yanıt


Belgelerle 1925 Şeyh Said İsyanı
Musul Sorunuyla İlgisi | 1924 Ağustos Nasturi Ayaklanması l Şeyh Said İsyanı ve Hilafet |Türk Ordusu İçinde Örgütlenmiş Ayrılıkçı Kürt Kökenli Subaylar ve Gizli Azadi Örgütü | Seyit Abdülkadir ve Suçortaklarının İngiliz Ajan Mr. Templeton Olarak Tanıdıkları İstihbaratçıyla İlişkileri | Bastırılmasında Ordumuzun Yanında Yer Alan Bölge Aşiretlerinin Çabaları | Şeyh Said'in Hilafet Propagandasına Karşı, Adalet Bakanı Seyid Bey'in Onbinlerce Bastırılan Hilafetin Kaldırılması Konulu Kitapçığının İsyan Bölgesinde Dağıtılması | İsyancılardan Biri Bağırıyor: "Yaşasın Kürtlük!" İdamı İzleyen Diyarbakır Halkı Topluca Haykırarak Ona Yanıt Veriyor: "Yaşasın Cumhuriyet!" | Rauf Orbay: "Şeyh Said,.. 1914'te de Devlete Karşı İsyan Etmiş, Rus Konsoloshanesine Sığınmış, 1. Dünya Savaşı Arifesinde Rusya Hesabına Çalıştığı Sabit Olmuş, Müseccel (Sabıkalı) Bir Mahluktu.


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-1


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-2


"Ilımlı İslam" ve "Siyasal İslam" projesinin; belgeleriyle tarihsel kökenleri

- Türkiye'nin NATO'ya üyelik başvurusuyla ilgili gizli görüşme tutanakları
- Kimler neden ve nasıl Atatürk İlkeleri'ni hedef aldı?



31 Mart 1909 Asker Ayaklanması


Türkiye'ye yönelik psikolojik savaş yöntemleri



Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 7. Bölüm:
Necip Fazıl Kısakürek ve Büyük Doğu dergisinde C.R.Atilhan, Nihal Atsız, Rıza Nur makaleleri.


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 8.Bölüm: 
"N.F.Kısakürek ve C.R.Atilhan'ın M.Kemal'e Suriye Cephesinde İngiliz Ajanlığı ve İhanet İftirası.

Amerikan Kültür Emperyalizmi ve 1949 Fulbright Antlaşması...
-Türk Eğitim Sistemi ABD ve CIA güdümüne nasıl sokuldu?
-İkili antlaşmanın 13.03.1950 tarihinde yapılan Meclis görüşmesinde hangi vekiller evet oyu verdi, hangi vekiller oturuma katılmadı ?
-TBMM'de kabul edilen antlaşmanın gerekçesi neydi ?
-Fulbright burs programında CIA'nın örtülü operasyonlarına ilişkin itiraflar ve belgeler.



Suriye'de yaşananlar BOP'un bir sonucu mu?


Tunceli harekatına yönelik iftiralara yanıtlar


Türkiye'ye yönelik "Dersim İftirasına" yanıtlar


Türkiye,1990 sonrası hangi odaklarca, niçin ve nasıl hedef alındı?


1945-1990 arası ABD-Rusya Soğuk Savaş Dönemi; Küreselci Emperyalizmin SSCB’yi Yıkma Çalışmaları


12 Eylül’den günümüze ABD’nin Türkiye’ye biçtiği yeni rol


"Atatürk'ü Ankara'da 2 tabur işgalci İngiliz askeri selamladı" iddiasına; belgelerle son nokta


"Atatürk'ü Ankara'da İngiliz askeri selamladı" iddiasına yanıt


Cumhuriyetin yerli ve milli kökleri-Laiklik


Vahdettin'in kaleminden Milli Mücadele'ye, Atatürk'e ve Türklüğe iftiralar


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar: Rıza Nur


Rıza Nur; Nihal Atsız; Kadir Mısıroğlu İlişkileri

Milli Mücadele'ye Karaçalanlar, 11. Bölüm
Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü'ye yönelik iftiralar, kimlerce ne zaman başlatılmış; nasıl yayılmıştır



Kazım Karabekir'den Fevzi Çakmak ve Atatürk'e iftiralar


Kazım Karabekir'in Suçlamalarına Atatürk'ün Verdiği Yanıtlar


Karabekir - Atatürk Düellosu - 1933 - Özgün belgelerle


Karabekir - Atatürk Düellosu-2


Karabekir - Atatürk Düellosu-3


Kazım Karabekir'in Atatürk'ün ölümünden sonra yönlettiği suçlamalar ve yanıtları


Karabekir'den Atatürk ve Yakın Çevresine Müslüman Türkleri Hristiyanlaştırma suçlaması


K.Karabekir'in Atatürk'e: Türkiye'yi Bolşevik yapacaktı, Amerikan Mandası yapacaktı, Halife olacaktı vs. iftiraları ve Birincil Kaynaklardan Özgün Belgelerle Çürütücü Yanıtlar.


Atatürk'e yönelik "İngiliz ajanı" iftirasına belgelerle yanıtlar


Vahdettin neden kaçtı ? Çoğunu ilk kez göreceğiniz belgelerle...


Vahideddin'in ABD, İngiltere, Fransa devlet başkanlarına gönderdiği mektuplarda, bildirilerinde ve anılarında Türklüğe yönelttiği iftiralar ve "Vahideddin dünyanın en dürüst adamıydı, hazinesini götürmeyip millete bıraktı" yalanını çürüten gerçekler

1-TBMM Gizli Oturum Tutanaklarında Vahideddin.
2- G. Jeaschke'nin "Kurtuluş Savaşı ile İlgili İngiliz Belgeleri" ve "Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi"ndeki yalan, yanlış vs. uydurmalarıyla Vahideddin'in kaçışına ilişkin gerçeğe aykırı iddialar



Rıza Nur ve K.Karabekir'in, Atatürk'e karşı söylem ve eylem birliği


27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi - Amerika


19 Mayıs

"Üçler Misakı" nedir?
Milli mücadele tarihimizde nasıl bir yere sahiptir?
Kimler tarafından imzalanmıştır?
Kimler tarafından; ne zaman ve nasıl çarpıtılmıştır?



Üçler Misakı - Milli Mücadele Kararı - Fevzi Paşa, Cevat Paşa, Mustafa Kemal Paşa
19 Mayıs Devlet Operasyonu , "Erenköy Konseyi" uydurmaları ve karartılan "üçler misakı" gerçeği...



Osmanlı Devleti l. Dünya Savaşı'na niçin ve nasıl girdi?


l. Dünya Savaşı'nda, gizli anlaşmalar ışığında; İttihat-Terakkiı, Atatürk ve Almanya arasındaki ilişkiler, çelişkiler, çatışmalar


Müttefik sanılan Alman İmparatorluğu'nun Osmanlı İmparatorluğu'nu sömürgeleştirme ve parçalama planları


Atatürk'ün "Türk Tarih Tezi"
Mezopotamya, Anadolu ve Avrupa'da varolmuş Türk medeniyetleri



30 Ağustos Zaferi


Lozan Antlaşması'na yönelik iftiralara, çoğunu ilk kez göreceğiniz, özgün belge ve bilgilerle yanıtlar



İngiliz meclisi Lozan'ı onaylamak için niçin yaklaşık 1 yıl bekledi?

'Umarız Türk toplumu geç olmadan uyanır'

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), 2016 Dünya Raporu’nu bu hafta İstanbul’da düzenlediği bir toplantı ile yayımladı. Rapora göre 2015 yılında hükümetlerin korku politikaları tüm dünyada insan haklarını geriletti. Bu anlamda Türkiye’ye de özellikle dikkat çekildi. HRW İcra Direktörü Kenneth Roth, sorularımızı yanıtladı.

- 2016 Dünya Raporu’nu yayımlamak için niçin İstanbul’u seçtiniz?

Bu küresel raporda, geçen yılın iki tedirgin edici eğilimini vurguluyoruz. Birincisi sığınmacı krizine verilen tepki ve mültecilerin haklarına getirilen ciddi kısıtlamalar. İkincisi ise dünya genelinde sivil topluma yönelik artan baskılar. Despot hükümetlerin, halkın örgütlenip hesap sormasından duydukları rahatsızlık giderek artıyor. Türkiye tam da bu iki eğilimin kesiştiği yerde. Mültecilerin büyük kısmı Türkiye üzerinden Avrupa’ya akın ediyor ve Türkiye’de bağımsız seslere yönelik baskılar çoğalıyor.

 

‘Medyaya saldırılar’

- 1993’ten beri HRW yöneticisi olarak Türkiye’yi izliyorsunuz, sizce neler değişti?

AKP’nin ilk 5-6 yılındaki insan hakları karnesi genel olarak olumluydu. Ordu üzerindeki sivil kontrol artmış, Kürtlerin hakları daha çok tanınmış, işkence azalmış ve ifade özgürlüğü çoğalmıştı. Bu gidişatta Avrupa Birliği’nin (AB) tam üyelik kapısını açık bırakması da rol oynadı. Ancak son yıllarda tüm bu kazanımlar geriye dönüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki AKP, hükümeti denetleyen bir dizi kurumun altını oydu. Medyadaki bağımsız seslere saldırılar oldu, bağımsız yargıçlar safdışı bırakıldı. Güneydoğu’daki askeri operasyonları eleştiren akademisyenler terörü desteklemekle suçlandı. Tüm bunlar şuna işaret ediyor: Hükümet, kendisini denetleyecek tüm kurumları kasten yıpratıyor.

- Türkiye’yi sultalar skalasında nereye yerleştirirsiniz?

Karşılaştırma yapmayı sevmesem de Türkiye’nin bu küresel raporda bahsettiğimiz otoriter eğilimin somut bir örneği olduğunu düşünüyorum. Bu hükümet eleştiriye karşı giderek buluttan nem kapar bir hal alıyor. Medyada, yargıda ve sivil toplumdaki kritik sesleri tolere etmede isteksizleşiyor. Bir hükümet etrafını siper gibi tahammülsüzlükle çevirdiğinde, otoriter rejim için gerekli zemini yaratır. Bu çok tehlikeli bir gidişattır. Türk toplumunun çok geç olmadan bu duruma uyanmasını umuyoruz.

- Avrupa’nın sığınmacı krizine çözüm bulmak uğruna bu gidişatı görmezden gelmesine ne diyorsunuz?

AB’nin Türkiye’ye dair tek önceliğinin sığınmacı akınını durdurmak olması çok tehlikeli bir durum. Birlik, son yıllarda Türkiye’de hukukun gerilemesini protesto etme konusunda sesini kaybetti. Bu çok basiretsiz bir tutum. Zira denetimsiz hükümet yüzünden Güneydoğu’daki çatışmalar derinleşir ve ülkedeki istikrarsızlık artarsa, daha çok Suriyeli mülteci kendini güvende hissetmediği Türkiye’den Avrupa’ya göçer... Üstelik onlara yeni Kürt mülteci dalgası da katılabilir.

- AB’nin Ankara ile vardığı anlaşma sığınmacı akınlarını durdurabilir mi?

Türkiye 2 buçuk milyon Suriyeli mülteciye kapılarını açıp onlara barınma ve sağlık hizmeti sağlarken müthiş cömertti. AB şimdi Türkiye’ye 3 milyar Avro rüşvet teklif ederek mültecileri dizginlemesi için baskı yapıyor. Bu para mültecilere iş ve eğitim imkânı sağlamak için kullanılırsa, daha çok Suriyeli gönüllü olarak Türkiye’de kalır. Çünkü kendileri için bir gelecek görürler ve bir gün eve dönmek istedikleri için Suriye’ye daha yakın kalmak isterler. Ancak AB “Buyrun size 3 milyar Avro, lütfen sığınmacıları zor kullanarak durdurun. Suriye sınırını kapatın, Türkiye’ye girişte vize uygulayın, Ege’ye açılan botları durdurun” diyorsa Türkiye buna direnmelidir. Çünkü bu zulümden kaçan ve güvenlik arayan insanların haklarını ihlaldir.

 

‘Derin kaygı duyuyorum’

- Avrupa’nın kendi sığınmacı karşıtı politikalarına ne demeli? Son örnek Danimarka’nın mültecilerin eşyalarına el koyacak olması...

Avrupa’da mültecilerin damgalanmasından ve İslamofobinin yükselişinden derin kaygı duyuyorum. Danimarka’nın son eylemleri tek kelimeyle zalimce. Sığınmacıların masraflara katkıda bulunmasını istiyorsanız bırakın iş bulsunlar ve normal hayatlar kursunlar. Başta kendilerine sağlanan hizmetlerin katbekat fazlasını vergileriyle geri ödeyeceklerdir. Danimarka gibi zengin bir ülkenin yoksul ailelerin son eşyalarına, kadınların ellerinde avuçlarında kalan takılarına el koyması zalimlik. Danimarka bunu hoşgörüsüz bir devlet imajı çizerek sığınmacıları caydırmak ve diğer ülkelere gitmelerini sağlamak için yapıyor. Ancak ihtiyaç duyulan şey bunun tam zıddı. Avrupa’ya geçen yıl giden 1 milyon sığınmacı, AB’nin 500 milyonluk nüfusunun yüzde 0.2’sine denk. Bu insanları 28 üye ülkeye adil biçimde dağıtacaklarına, Almanya ve İsviçre’ye yığarak aşırı sağcı tepkiye yol açıyorlar.

- İnsanları kovmaktan bahsedince akla ABD ve Cumhuriyetçilerin favori başkan aday adayı Donald Trump’ın “Müslümanları ülkeye almayalım” sözleri geliyor. ABD sığınmacı krizinde neden bu kadar pasif?

ABD Suriyeli mülteciler konusunda son derece pinti davranıyor. İki binden az sığınmacı almalarının bir sebebi, Başkan Barack Obama’nın risk almaktan korkması. Güvenlik tehdidi oluşturacaklarını öne sürerek sığınmacıları şeytanlaştıranlara geçit verdi. Halbuki mülteciler, ABD’ye turist ya da öğrenci olarak gidenlere hiç uygulanmayan yoğun güvenlik taramalarından geçiriliyorlar. Washington’ın bu hayal kırıcı tavrı üzerine Trump’ın hakaretamiz İslamofobisi eklenince endişeler artıyor, ancak Trump henüz başkanlık yarışını kazanmanın çok gerisinde.

 

‘Baskı yoğunlaştı’

- Raporunuz “Rusya ve Çin’de sivil topluma yönelik bir kuşaktır görülmemiş baskılara” da dikkat çekiyor ve bunda sosyal medyanın rolünden bahsediyorsunuz. Aralarında nasıl bir bağlantı var?

Despot hükümetler sivil toplumlardan hep korksa da günümüzde bu daha da geçerli. Çünkü sosyal medya, sivil toplumun sokaktaki insanları harekete geçirme kabiliyetini artırdı. Bu da yeni baskıları teşvik etti. Rusya ve Çin’de ek bir boyut da var: Vladimir Putin ve Şi Cinping’in halklarıyla yaptığı yazılı olmayan anlaşma. Refahı daha da artıracak, buna karşılık halka hesap vermeden yöneteceklerdi. Ancak anlaşmanın kendilerine düşen kısmını yerine getiremediler. Ekonomileri kötüye gitti, refah artacağına azaldı. Halkın ayaklanmasından korktukları için baskılarını bir kuşakta görmediğimiz kadar yoğunlaştırdılar.

 

'Can Dündar ve Erdem Gül'ün cesaretine saygı duyuyorum'

- Can Dündar ve Erdem Gül davasını nasıl yorumluyorsunuz?

Cumhuriyet’i ziyaret sebebim, bu iki gazetecinin cesaretine saygımdı. Gazetecilik yaptıkları için çok ağır cezai yaptırımlarla karşı karşıyalar. Hangi gazeteci olsa, bu kritik ve tartışmalı askeri operasyonu haberleştirirdi. İronik olan, Erdoğan’ın bugünlerde isyancılarla bağından gururla söz etmesi. Ağır silahların kime gittiğinden emin değiliz. Türkiye son günlerde bu ilişki konusunda oldukça açık. Cumhuriyet’in bu bağlantıyı önceden sergilemiş olması ise nedense büyük suç.

 

'Güneydoğu'daki yaralılar konusunda kaygı duyuyoruz'

- Kürt illerindeki operasyonlar ve sokağa çıkma yasaklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Güneydoğu’da ne olup bittiğini kesin olarak bilmek çok güç olsa da şehirlerin belli kısımlarının harap olduğu belli. Yoğun nüfuslu alanlarda ağır silahlar kullanıldığından endişeleniyoruz, ki bu sivil ölümlerinin reçetesi. Yüzlerce sivilin öldüğü anlaşılıyor.

Sokağa çıkma yasakları yüzünden ciddi bir soruşturma yürütülemiyor. Özellikle tedavi hakkını kullanamayan yaralılar konusunda kaygılıyız.

30 Ocak 2016

Cumhuriyet

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/sokak/472892/_Umariz_Turk_toplumu_gec_olmadan_uyanir_.html

  
951 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Site Haritası
KİTAP ÖNERİLERİ
Prof.Dr. Cihan Dura, Sömürgeleşen Türkiye


Prof.Dr. Cihan Dura, Ataname


Mustafa Yıldırım, Sivil Örümceğin Ağında
(AB-D Tarafından Yerli İşbirlikçileri ile Kuşatılan Türkiye) 


M.Emin Değer, Oltadaki Balık Türkiye


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Sızıntı


Barış Pehlivan, Barış Teroğlu, Metastaz


Alev Coşkun, Tarihi Unutmamak


Prof.Dr.Emre Kongar, 21. Yüzyılda Türkiye


Prof.Dr.Emre Kongar, Yakın Tarihimizle Yüzleşmek


Rıza Zelyut, Osmanlı'da Oğlancılık


Merdan Yanardağ, Türkiye Nasıl Kuşatıldı?


Prof.Dr. Sina Akşin, Yakın Tarihimizi Sorgulamak


Nurten Arslan. Küçük Anılarda Büyük Sırlar, 5 cilt
Biyografik Roman Tarzında Atatürk ve Yakın Tarih


Soner Yalçın, Samizdat


Soner Yalçın, Saklı Seçilmişler


Erol Toy, O'na Katılmak, Dünden Yarına Türkiye Cumhuriyeti


Prof.Dr. Afet İnan, Medeni Bilgiler ve M.Kemal Atatürk'ün El Yazıları


Bernard Lewis, Modern Türkiye'nin Doğuşu


Laik, Demokratik, Hukuk Sevleti Türkiye Cumhuriyeti'ni Ortadan Kaldırmaya Yönelik İç ve Dış İrticai Örgütler


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Zaman Kaybolmaz


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk


Süleyman Duman, Kütahya-Eskişehir


Anılarla Mayıs 1970 - Ocak 1975 Astsubay ve Eşlerinin Hak ve Adalet Arama Mücadeleleri
Yazar: Abdullah İnaler


Cengiz Özakıncı, İblisin Kıblesi
(Türkiye'nin Üniter ve Laik Yapısını Hedef Alan AB-D
Bunun için neler yaptı?
Belgeleriyle Tarihe Tanıklık Edeceksiniz)


Cengiz Özakıncı, Türkiye'nin Siyasi intiharı Yeni - Osmanlı Tuzağı
(Bugün Olanları, Yarın Olabilecekleri, Tarihi Benzerlikleri, Belgeleri ile Anlatmakta Olan Bir Eser)


Cengiz Özakıncı, Kalemin Namusu, Türk Savun Kendini


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Ali Tayyar Önder - Türkiye'nin Etnik Yapısı ve Açılım


Cengiz Özakıncı - İblisin Kıblesi Kitabına Ait Program


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-1


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-2


Cengiz Özakıncı:Türkiye Cumhuriyeti'nin Yerli ve Milli Kökleri


Cengiz Özakıncı:1989 Sonrası Türkiye’de Küreselci Emperyalist Operasyonlar.
Dersim iftiraları-Kanal İstanbul, Monrö Bağlantısı-Atatürk ve Laikli İlkesine Yönelik Psikolojik Harekat Nasıl ve Neden Başladı

Cengiz Özakıncı: ABD’de Ulusal Demokratik Cumhuriyet’in Temelleri
Amerika'da okullarda öğrencilere okutulan Ulusal Ant
- Atatürk'ün Eğitim Sistemi


Amerikan Ulusal Andı

"Pledge of Allegiance - Brody Middle School"



Türkiye'de "Öğrenci Andı" Pkk ile Açılım Döneminde Kaldırıldı.13.10.2013
Prof.Dr. Erol Manisalı: Amerika'nın yürüttüğü karşı devrim


GENÇLİĞE HİTABE
Analiz

AKP-BDP çatısı altında Türkiye Cumhuriyeti’ni dönüştürmeye çalışanlar, 18 yıl önce (1993-1994) Kürt-İslam çizgisindeki Yeni Zemin’de örgütlenmiş... 3.6.2011-Yeniçağ 
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/-51438h.htm
Yeni Zemin Dergisi Konu Başlıkları:
https://katalog.idp.org.tr/dergiler/610/yeni-zemin



Yıl 1993; Sayın Recep Tayyip Erdoğan (Refah Partisi İstanbul İl Başkanı, MKYK Üyesi) Sayın Bülent Arınç (Refah Partisi MKYK Üyesi) ve Sayın Mehmet Metiner (Yeni Zemin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni).


Yıl 1993; Sayın R.Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç ve Mehmet Metiner birlikte bir açık oturumda


Türkiye'nin siyasi yapısının islami yönde değiştirilmesini temel hedef edinmiş Yeni Zemin Dergi Yazarları, TSK yapısının değiştirilmesini de misyon edinmiş.

Aynı zamanda eyalet, hilafet gibi söylemlere sahip Em.Tuğg. Adnan Tanrıverdi 15 Temmuz 2016 sonrası TSK'da yaptırdığı değişiklikleri sıralıyor:


İçişleri Eski Bakanı Sadettin Tantan'ın HÜDA PAR ve Hizbullah Tespitleri