![]()
İbrahim ORTAŞ
ibrahimortas@oncekultur.com
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olamaz’ı Söyleyen Edip Akbayram da Gözlerini Yaşama Yumdu
05/03/2025 Kendine has sesi ve yorumu ile tanıdığımız Edip Akbayram, hemşerimiz, 2 Mart 2025 tarihi itibariyle bu dünyadan göçtü. Gaziantep Atatürk Lisesi ve öğretmen okulunda öğrenci iken, o dönemin koşullarında kaset teyplerden müzik dinlerdik. Edip Akbayram'ı o dönemlerde yeni parlayan bir yıldız olarak dinlerdik. Sonradan, sanırım ünü Gaziantep’in dışına taştı ve özgün stiliyle önemli yorumlar yaparak kendini çok geliştirdi. Edip Akbayram belki bedenen zayıftı ancak konserlerindeki sesi o kadar yüksekti. Çok büyük insani yönü yüksek, toplumsal duyarlılığı olan bir sanatçıydı. Bu toprakların otokton şairlerinin ve yazarlarının, kendi bestelerini de söylerdi. Mahsuni’nin çok sevilen türkülerini, kendi yorumu ile çok daha coşkulu bir şekilde seslendirerek bizlere daha çok sevdirirdi. Sabahattin Ali’nin “Aldırma gönül, aldırma” şiirini ne güzel okurdu. “Sen Benden Aldın Alalı,” “Değmen Benim Gamlı Yaslı Gönlüme,” “Hasretinle Yandı Gönlüm,” “Türküler Yanmaz,” “Bekle Bizi İstanbul’da Haramilerin Saltanatını Yıkacağız” gibi türküleriyle kendine özgü yorumu ile gönülleri fethetti. Sanatın Soyut Düşünce Üzerindeki Etkisi Önemsenmelidir Sanatın önemini, son yıllarda soyut düşünme konusunu araştırırken daha iyi anlamıştım. Söyleyerek insanları coşturmak, dinlendirmek kadar düşündürtmek de çok önemlidir. Müzik, bir tür eski söz söyleme ve iletişim aracı olarak, söylemiyle kişileri ciddi şekilde harekete geçirebilmektedir. Son dönemlerde hakkın rahmetine kavuşan sanatçıların arkasında on binlerin duygu, sevinç ve üzüntülerinden daha iyi anlaşılıyor ki; kişilerin hayatına dokunanlar unutulmuyor. Edip Akbayram da sanırım bu bağlamda müziği ve kişiliğiyle unutulmazlar arasında yerini aldı. Müzik tarihindeki yerini aldı. Ancak sanırım en çok hafızalarda kalanı, Edip Akbayram’ın "Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olamaz" adlı dinletisi, tam da günümüzde büyük bir anlam ifade ediyor. Kendine has kişiliği, insani duruşu ve müzik yapma stiliyle söylediği "Aldırma gönül aldırma", "Eşkıya dünyaya hükümdar olamaz" gibi güzelim türküleri hepimizi düşündürttü ve eğlendirdi. Dünyanın son dönemlerinde içinde geçtiği çatışmalı ve baskıcı dönemleri anlatırcasına, elinde para, silah ve güç sahibi olan devletlerin ve otoritelerin ülkeleri, toplumları ve insanları kendilerine biat etmeye zorlaması, yerinden yurdundan etmeye zorlamasının yaşandığı bölgelerde, başta Filistin, Ukrayna ve diğer çatışmalı bölgelerde uygulanan emperyal güçlere karşı, Edip Akbayram’ın "Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olamaz" türküsü sanki bugünü söylüyor. İnsan, ne eşkıya olmalı ne de mağdur. Dünyanın kendine özgü doğasının sunduğu bütün değerlerin olduğu gibi kabul edilmesi, saygı duyulması beklenir. İnsanlığın yaşadığı bunca yanlış ve zorluklarına rağmen, "Aldırma gönül aldırma" türküsündeki: Başın öne eğilmesin Aldırma gönül, aldırma Ağladığın duyulmasın Görecek günler var daha Aldırma gönül, aldırma bu sözler, hep teselli olmuş ve geleceğe dair umutları diri tutmuştur. Umudu, baharın gelişi ile doğaya uygun olarak diri tutalım. Zorluklara aldırmadan, zorlukların üzerinden gelmek için insanca çabalayarak yaşama anlam katmaya bakalım. Yaşar Kemal’in o güzel ifadesiyle, "İnsanlar beyaz atlarına binip bu dünyadan gittiler," diyor. İnsani değerleri olan, tutumu ve kişiliği açık olan, insan ve doğadan yana her insanın değeri her zaman yüksektir. Allah rahmet eylesin. Bahar ile yeni başlangıç yapan çiçekler ve güller bütün güzellikleriyle kabrini cennet bahçesine dönüştürsün. İbrahim Ortaş iortas@cu.edu.tr |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Çivisi Çıkmış Dünyada, Savaşa Karşı Umudu ve Adaleti Aramak - 14/06/2025 |
Alman filozof Arthur Schopenhauer’in ifade ettiği gibi biz insanlar, “doğumdan 5 dakika sonra ismimize, dinimize, milliyetimize ve mezhebimize karar verilir. Ve sen ömrünün geri kalanını seçmediğin şeyleri savunarak geçirirsin.” |
23 Nisan’ın Egemenlik Anlayışı Felsefesinin Temelleri ve Toplum Sözleşmenin Günümüzdeki Anlamı - 12/06/2025 |
Egemenliğin Kaynağı: Toplumun İradesidir 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, yalnızca bir milli bayram değil, aynı zamanda insanlığın barış, eşitlik ve özgürlük ideallerini simgeleyen evrensel bir ütopyanın da ifadesidir. |
Anneler Gününde Annemin Baharla Birlikte Hatırlattıkları - 12/06/2025 |
Bu Hayatta Öğrendiğim 66 yıllık yaşamımdan öğrendiğim şu: Tüm zorluklara rağmen, bu kısacık dünyada yaşamı güzelleştirmek, anlamlı kılmak ve yarınlara umutla bakmak için çabalamalıyız. |
Ani Don Olayları Tarımsal Üretimi Vurdu - 13/04/2025 |
Ani Don Olayları Tarımsal Üretimi Vurdu: Meyve ve Sebzelerde Ciddi Zarar Gördü. Gıdalar Daha da Palılaşabilir |
Geçmiş Bayramları Anımsayarak Bayramınızı İçtenlikle Candan Kutlarım - 31/03/2025 |
Siz değerli arkadaşlarım, dostlarım, öğrencilerim ve tüm sevdiklerim; bayramınızı, bayramın anlamına uygun şekilde, sevdiklerinizle birlikte sağlık, huzur ve mutluluk içinde geçirmenizi diliyor, en içten dileklerimle ve sevgiyle bayramınızı kutluyoru |
Türkiye’de İlk Yaşayan Toprak Laboratuvarını Kuruldu ve I. Çalıştay Yapıldı - 15/03/2025 |
Ayrıca, toprak sağlığı ve verimliliğinin korunması konusunda eğitim ve uygulamalı tarla denemeleri kurarak ve örnek çalışmaları çiftçilere ve ilgililere yerinde göstermeye çalışacağız. |
İnsan Derman Sağlayan Hekimlerin 14 Mart Tıp Bayramı kutlu Olsun. - 15/03/2025 |
Bugün 14 Mart Tıp Bayramı. Bütün sağlık çalışanları ve doktorlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı tüm içtenliğimle kutlarım. |
Tarsus'ta Ekolojik Tarım ve Sanatın Buluşması: Yer Yüzeyi Pazarında Ekolojik Ürün Hareketi Etkinliği - 11/03/2025 |
Tarsus’ta bir grup ekolojik tarım savunucusunun kurduğu, kökeni İtalya’ya dayanan “Slow Food” (Yavaş Gıda Pazarı) diğer adıyla Yer Yüzeyi Pazarı tarafından ekolojik tarım ve toprak ekolojisi konusunda konuşma yapmak üzere 9 Mart 2025 günü Tarsus’ta |
Gaziantep’in Gazilik Unvanını Verildiği 8 Şubat Bağımsızlık Mücadelesi ve Tarih Bilinci - 08/02/2025 |
Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Osmanlı Devleti’nin yenilmesiyle, eski adı Antep olan bugünkü Gaziantep önce İngilizler, ardından 5 Kasım 1919’da Fransızlar tarafından işgal edildi. Kurtuluş Savaşı’nda Fransızlara karşı kahramanca direnen ... |
![]() |