Genelkurmay Başkanı Akar'la birlikte helikopterden indikten sonra gözaltına alınan Tümgeneral Dişli: "Katta 20 Özel Kuvvet giyimli, yüzleri açık ama tanımadığım şahıslar vardı... Kendisine birazdan canlı yayın olacağını, bildiri yayınlanacağını söyledim. Yüz ifadesi değişti... Komutanı ikna etmek için 'Kan dökülmesin bu işin içinde siz de olun, Rüştü Erdem Paşa'nın başına gelenler sizin başınıza gelmesin' dediler..."

Darbe soruşturması kapsamında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın şikayetçi olduğu Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, ifadesinde, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kurtarıldıktan sonra Çankaya Köşkü'ne giden Akar'la birlikte buraya ve TBMM'ye gelen ancak daha sonra gözaltına alınan Dişli, ölümle tehdit edildiği için Genelkurmay Başkanı'na darbecilerin taleplerini iletmek zorunda kaldığını anlattı.

Alınan bilgiye göre dün tutuklanan Dişli, ifadesinde, tutuklanan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan tarafından olay gecesi saat 19.30 sıralarında karargaha çağrıldığını söyledi. Kendisinden Akar'ı darbeye ikna etmesinin istendiğini söyleyen ancak kimin istediği konusunda isim vermeyen Dişli, "İkna etmezsen sonu Rüştü Erdelhun (27 Mayıs darbesine olur vermediği için askerler tarafından tutuklanan Genelkurmay Başkanı) gibi olur" dediklerini anlattı. Buna karşı çıkınca tutuklanıp vurulacağını söylediklerini kaydeden Dişli, bunun üzerine ikna için Akar'ın odasına girdiğini, darbe olduğunu, yönetime el konulduğunu söylediğini belirtti.

"Akar 'Şaka mı yapıyorsun' dedi"

Akar'ın, "Şaka mı yapıyorsun" diyerek güldüğünü, kendisinin ise durumun ciddi olduğunu, TRT'de muhtıra yayınlayacaklarını, bildiriyi imzalamasını istediklerini, gözlerini kararttıklarını söylediğini anlatan Dişli, odadayken karargahtan silah sesleri geldiğini söyledi. Akar'ın emir vermesi üzerine dışarıya çıktığını belirten Dişli, Yaşar Güler'in yaverlerinden birinin vurulmuş olduğunu gördüğünü, durumu Akar'a bildirdiğini söyledi. Darbe girişimi sırasında karargahta silah sesleri duyulmuş, Genelkurmay 2. Başkanı Orgenaral Yaşar Güler'in yaveri Binbaşı Mehmet Akkurt'un şehit olduğu açıklanmıştı.

Odaya girdiler, rütbelerini taktım

Dişli, daha sonra özel harekatçı giyimli kişilerin odaya girerek, Akar'a plastik kelepçe taktıklarını söyledi. Direndiğini söyleyen Dişli, "Komutanı yerden kaldırdım. 'O bizim komutanımız' diye tepki gösterdim. Hatta Genelkurmay Başkanı'nın bu sırada yere düşen apoletlerini alıp yerine taktım. Genelkurmay Başkanlığı'na mesai saatlerinde silah ve telefonlar bırakılarak girilir, o yüzden yanımda silahım yoktu. Haber verme imkanım yoktu" dedi.

Akıncılar Üssü'ne götürdüler

Alçak uçuş yapan uçakların bombalama sesleri gelmeye başladığında darbecilerle görüşüp Akar'ın güvenli bir yere götürülmesini ilettiğini kaydeden Dişli, "Genelkurmay'a helikopter getirdiler. Akar ile yürüyerek merdivenlerden indik. Yerde kanlar vardı. Tahminim vurulan kişiye ait kanlar olduğunu düşündüm. Durumun ciddiyetini anladık. Helikoptere bindik, yaklaşık 20 dakika boyunca yolculuk yaptık. İndiğimizde Akıncılar Üssüne geldiğimizi fark ettik" dedi.

Yurtta Sulh Konseyi yönetime el koydu

Üste bir odaya alındıklarını, bu sırada televizyon haberlerini takip ettiklerini anlatan Dişli, Akar'ın, "Bunlar askerle polisi karşı karşıya getirdiler, nasıl düzelecek?" diye bağırıp çağırdığını söyledi. Akar'ın kendisine dışardakilerle görüşülmesi ve ne istediklerini öğrenme emrini verdiğini anlatan Dişli, bunun üzerine oda dışına çıktığını, Kubilay isimli bir paşa ile görüştüğünü, yanında jandarmadan olduğunu düşündüğü birisinin bulunduğunu kaydetti. Dişli, görüştüğü kişilerin ülke yönetimine Yurtta Sulh Komitesi'nin el koyduğunu, bir bildiri hazırladıklarını, bütün komutanların yanlarında olduğunu, Akar'ın bu bildirisi imzalamasını, canlı yayında okuması, TRT'den canlı yayın araçlarını getireceklerini söylediklerini anlattı. Akar'ın bunu reddettiğini belirten Dişli, sonrasında telefonla Başbakan, Bakanlar, MİT Müsteşarı ile görüşerek durumu anlattığını söyledi.

Akar'ın isteği üzerine Akın Öztürk'ü aradım

Akar'ın isteği üzerine tutuklanan eski Hava Kuvvetleri Komutanı, YAŞ üyesi Akın Öztürk'ü aradığını belirten Dişli, "Akın Öztürk üzerinde sivil kıyafetlerle üste geldi. Akın Öztürk'ün kesinlikle bu girişimle alakası yoktur. Akın Öztürk'e olayları anlattım. Akın Öztürk yaşanılanlara sert tepki vererek, dışardakilere bağırdı" dedi. Dişli, sabah 07.00 sıralarında tehdit unsuru içermeyen uçaklar tarafından Akıncılar Üssü'nün bombalanması üzerine darbecilerin iradelerinin kırıldığını söyledi. Bunun üzerine darbecilerin bir anlaşma yapılmasını, polis, jandarma değil, merkez komutanlığı görevlilerinin kendilerini almasını talep ettiklerini anlatan Dişli, kendisinin de Akar'ı üsten götürme teklifinde bulundunu söyledi. Dişli, bunun üzerine bir helikopter geldiğini, Akar'la birlikte helikoptere bindiklerini belirtti. Dişli, helikoptere binmeden önce Akar'ın, Öztürk'e üste kalması, kontrolü bırakmamasını, kendisini helikopterle aldıracağını söylediğini de kaydetti.

Beni mağdur edenlerden şikayetçiyim

Akar'ın helikopterde karargaha giderek emir komutayı devralmayı, askeri kışlaya geri sokmayı söylediğini anlatan Dişli, "Ancak yolda Başbakan ile yaptığım telefon görüşmesi sonucunda, Çankaya Köşkü'ne indik. Abim Şaban Dişli 5 dönemdir Ak Partiden milletvekilidir. Başbakan danışmanıdır. Ben bu işin mağduruyum. Darbe listesinde neden ismimin geçtiğini bilmiyorum. Beni mağdur edenlerden şikayetçiyim" dedi.

Akar ifade verdi, şikayetçi oldu


Akar'ın da tanık sıfatıyla ifade verdiği ve ifadesinde darbecilerden şikayetçi olduğu öğrenildi. Yaşadığı süreci anlatan Akar'ın ifadesinde suçlamaları kabul etmemesine rağmen önceki gün tutuklanan Dişli'den de şikayetçi olduğu bildirildi.

20.07.2016

MİLLİYET

http://www.milliyet.com.tr/tumgeneral-disli-ikna-et-yoksa-gundem-2281113/

Yorumlar